İBB eski Lideri Nurettin Sözen, Marmara Denizi’ni istila eden müsilaj niçiniyle CHP’li mahallî idareleri suçlayan AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir’e verdiği karşılıkta; Baltalimanı, Riva ve Kadıköy’deki tam biyolojik arıtma projelerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1994’te belediye lideri olmasından daha sonra rafa kaldırıldığını söylemiş oldu.
Sözen biyolojik arıtmanın yerine, maliyeti düşük lakin Marmara’nın kirlenmesine niye olan atık suların denizin tabanına deşarj etme yolunun seçildiğini tabir etti.
Denizi kirleten derelerin ıslah projelerinin de durdurulduğunu öne süren Sözen, “Erdoğan’ın atık suları denizin tabanına deşarj edilmesi ve denizin bunu kendi kendine temizleyebileceği halindeki temel yanılgısının Kanal İstanbul Projesi’ni gerçekleştirme konusundaki ısrarı ile sürdüğünü görüyoruz” dedi.
Cumhuriyet’ten Miyase İlknur’un haberine bakılırsa, İstanbul’da plansız kentleşmenin kararında nüfus yoğunluğu ve yapılaşmanın artmasına rağmen kanalizasyon şebekeleri ile tam biyolojik arıtmaya maruz kalmasına karşılık atık suların tam biyolojik arıtma yerine denizin tabanına deşarj etme tekniğinin uzun yıllar sürdürüldüğünü belirten Sözen, kirlenmeyi tedbire konusunda lokal idarelerin yalnızca katı atıkların denize boşaltılmasını önleyici önlemler aldığına dikkat çekti.
“BALTALİMANI’NDAKİ ARITMA TESİSİ PROJEMİZ DURDURULDU”
“Baltalimanı’nda bir arıtma tesisi projemiz vardı. Bizden daha sonra Erdoğan geldi. Erdoğan’ın bir temel yanılgısı vardı ki bu yanılgı Kanal İstanbul projesi ile de devam ediyor” diyen Sözen, “Temel yanılgı şu:
Marmara Denizi’nden Karadeniz’e geçişler var malum. Marmara’nın tabanından denize ne verirsek verelim akıntı bunu temizler. ötürüsıyla tuz oranı farklılığı ve akıntı bunu Karadeniz’e gdolayır mantığıyla ‘masraf olmasın’ diye bizim Baltalimanı’ndaki arıtma tesisi projemiz durduruldu.
Bunun yerine denizin tabanına deşarj verdiler. Bizdilk evvelki idare periyodunda projelendirilmiş olan Kadıköy Mekanik Arıtma Tesisi, Riva’ya kaydırılmış ve bu mekanik arıtma tesislerinin tam arıtma tesislerine dönüştürülmesi için çalışmalara başlanmıştı.
Kadıköy’de tüm Anadolu atık suyunu kapsayan bu proje, Dünya Bankası’nın kredisiyle gerçekleştirilecekti. Kredisi de onaylanmıştı. Bu proje de yürürlükten kaldırıldı. Arıtma tesisi de yapılmadı. Atık su bir daha deniz tabanına verildi.
Denizin kirlenmesi hadisesinin sebebi, bu temel yanılgıdır. Bu yetmezmiş üzere dere ıslahları konusunda da bir adım atılmadı. Hatta kimi dere ıslah çalışmaları durduruldu.”
“KANAL İSTANBUL YAPILDIĞI VAKİT ASIL SİZ GÖRÜN KİRLENMEYİ”
“Kanal İstanbul yapıldığı vakit asıl siz görün kirlenmeyi. Marmara büsbütün bitecek” diyen Sözen’e bakılırsa Kanal İstanbul projesinin yaşama geçirilmesi halinde Sazlıdere ve Terkos barajları da ortadan kalkacak.
Sözen biyolojik arıtmanın yerine, maliyeti düşük lakin Marmara’nın kirlenmesine niye olan atık suların denizin tabanına deşarj etme yolunun seçildiğini tabir etti.
Denizi kirleten derelerin ıslah projelerinin de durdurulduğunu öne süren Sözen, “Erdoğan’ın atık suları denizin tabanına deşarj edilmesi ve denizin bunu kendi kendine temizleyebileceği halindeki temel yanılgısının Kanal İstanbul Projesi’ni gerçekleştirme konusundaki ısrarı ile sürdüğünü görüyoruz” dedi.
Cumhuriyet’ten Miyase İlknur’un haberine bakılırsa, İstanbul’da plansız kentleşmenin kararında nüfus yoğunluğu ve yapılaşmanın artmasına rağmen kanalizasyon şebekeleri ile tam biyolojik arıtmaya maruz kalmasına karşılık atık suların tam biyolojik arıtma yerine denizin tabanına deşarj etme tekniğinin uzun yıllar sürdürüldüğünü belirten Sözen, kirlenmeyi tedbire konusunda lokal idarelerin yalnızca katı atıkların denize boşaltılmasını önleyici önlemler aldığına dikkat çekti.
“BALTALİMANI’NDAKİ ARITMA TESİSİ PROJEMİZ DURDURULDU”
“Baltalimanı’nda bir arıtma tesisi projemiz vardı. Bizden daha sonra Erdoğan geldi. Erdoğan’ın bir temel yanılgısı vardı ki bu yanılgı Kanal İstanbul projesi ile de devam ediyor” diyen Sözen, “Temel yanılgı şu:
Marmara Denizi’nden Karadeniz’e geçişler var malum. Marmara’nın tabanından denize ne verirsek verelim akıntı bunu temizler. ötürüsıyla tuz oranı farklılığı ve akıntı bunu Karadeniz’e gdolayır mantığıyla ‘masraf olmasın’ diye bizim Baltalimanı’ndaki arıtma tesisi projemiz durduruldu.
Bunun yerine denizin tabanına deşarj verdiler. Bizdilk evvelki idare periyodunda projelendirilmiş olan Kadıköy Mekanik Arıtma Tesisi, Riva’ya kaydırılmış ve bu mekanik arıtma tesislerinin tam arıtma tesislerine dönüştürülmesi için çalışmalara başlanmıştı.
Kadıköy’de tüm Anadolu atık suyunu kapsayan bu proje, Dünya Bankası’nın kredisiyle gerçekleştirilecekti. Kredisi de onaylanmıştı. Bu proje de yürürlükten kaldırıldı. Arıtma tesisi de yapılmadı. Atık su bir daha deniz tabanına verildi.
Denizin kirlenmesi hadisesinin sebebi, bu temel yanılgıdır. Bu yetmezmiş üzere dere ıslahları konusunda da bir adım atılmadı. Hatta kimi dere ıslah çalışmaları durduruldu.”
“KANAL İSTANBUL YAPILDIĞI VAKİT ASIL SİZ GÖRÜN KİRLENMEYİ”
“Kanal İstanbul yapıldığı vakit asıl siz görün kirlenmeyi. Marmara büsbütün bitecek” diyen Sözen’e bakılırsa Kanal İstanbul projesinin yaşama geçirilmesi halinde Sazlıdere ve Terkos barajları da ortadan kalkacak.