Maskeleme Hangi Kulağa Yapılır?
Odyoloji alanında sıkça karşılaşılan kavramlardan biri olan maskeleme, işitme testlerinde elde edilen sonuçların doğruluğunu ve geçerliliğini sağlamak amacıyla kullanılan temel bir tekniktir. Ancak “Maskeleme hangi kulağa yapılır?” sorusu, hem odyoloji öğrencileri hem de klinik uygulayıcılar için netleştirilmesi gereken önemli bir konudur. Bu makalede maskelemenin temel prensipleri, hangi kulağa uygulanması gerektiği, klinik örnekler, sık sorulan sorular ve cevapları detaylı bir şekilde ele alınacaktır.
Maskeleme Nedir?
Maskeleme, işitme testi sırasında test edilmeyen kulağın işitme eşiğine müdahale ederek, test edilen kulaktan gelen sesi duymasını engelleme işlemidir. Bu, özellikle iki kulak arasında belirgin bir işitme farkı varsa önemlidir. Aksi halde test edilen kulak yerine diğer kulak yanıt verebilir ve bu da tanıyı yanıltabilir.
Maskeleme Hangi Durumlarda Gereklidir?
Maskeleme, özellikle şu durumlarda zorunlu hale gelir:
- İletim tipi işitme kaybı şüphesi olan durumlarda,
- İki kulak arasında 40 dB veya daha fazla fark varsa,
- Hava yolu ve kemik yolu eşikleri arasında belirgin bir fark (örneğin 15 dB’den fazla) varsa,
- Tek kulağın tamamen sağır olduğu düşünülen durumlarda.
Maskeleme Hangi Kulağa Uygulanır?
Maskeleme, test edilmeyen (non-test) kulağa uygulanır. Bunun nedeni, test sırasında verilen sesin kafatası kemikleri aracılığıyla diğer kulağa iletilebilmesidir. Eğer test edilen kulaktan verilen ses, diğer kulağın eşiğinden yüksekse ve o kulak daha iyi işitiyorsa, kişi sesi o kulakla duyar. Bu duruma cross-hearing (kulaklar arası geçiş) denir. Bu da testi yanıltır. Bu nedenle test edilmeyen kulak, bir masking noise (maskeleme sesi) ile devre dışı bırakılır.
Örneğin; sağ kulak test ediliyorsa ve sol kulak daha iyi duyuyorsa, maskeleme sesi sol kulağa verilir.
Maskeleme Nasıl Uygulanır?
Maskeleme genellikle saf ses odyometri (pure tone audiometry) sırasında uygulanır ve şu şekillerde olabilir:
- Hava yolu maskelemesi: Saf ses testi sırasında kulaklıkla verilen tonlar için kullanılır.
- Kemik yolu maskelemesi: Kemik vibratörü ile yapılan testlerde, karşı kulaktan duyma ihtimaline karşı kullanılır.
Maskeleme sesi olarak genellikle narrow band noise (dar bant gürültü) tercih edilir, çünkü bu ses sadece test edilen frekansı etkili şekilde örter.
Maskeleme İçin Transfer (Interaural) Attenuation Nedir?
Transfer kaybı, bir kulağa verilen sesin diğer kulağa geçerken ne kadar zayıfladığını ifade eder. Bu değer, kullanılan kulaklık tipine göre değişir:
- Kulak üstü kulaklıklarda: Genellikle 40 dB civarındadır.
- Kulak içi kulaklıklarda: 50-60 dB olabilir.
- Kemik vibratörlerinde: 0 dB kabul edilir, yani doğrudan her iki kulağa da eşit ulaşır.
Maskeleme Gerekip Gerekmediğini Nasıl Anlarız?
İşte bazı temel kurallar:
- Test edilen kulağın hava yolu eşiği ile test edilmeyen kulağın kemik yolu eşiği arasındaki fark transfer kaybından fazla ise maskeleme gerekir.
- Kemik yolu testi sırasında, test edilen kulağın hava yolu eşiği ile kemik yolu eşiği arasında 15 dB veya daha fazla fark varsa maskeleme yapılmalıdır.
Maskelemenin Doğru Uygulanmaması Ne Gibi Sorunlara Yol Açar?
- Yanıltıcı tanı: İşitme kaybının tipi yanlış belirlenebilir.
- Yanlış kulak değerlendirmesi: Daha iyi olan kulak değerlendirildiği sanılabilir.
- Yanlış müdahale planlaması: Rehabilitasyon planı hatalı yapılabilir.
Sık Sorulan Sorular ve Cevapları
1. Maskeleme sadece işitme kaybı olan hastalarda mı yapılır?
Hayır. Maskeleme, işitme kaybı olmasa bile iki kulak arasında ciddi eşik farkı varsa gereklidir. Amacı, ölçümün doğru kulağa ait olduğundan emin olmaktır.
2. Maskeleme yapıldığında hastalar bunu hisseder mi?
Evet, hastalar maskeleme sesini işitirler. Genellikle bu ses rahatsız edici değildir, ancak test edilen sesi maskeleyecek düzeyde olmalıdır.
3. Maskeleme sesinin seviyesi nasıl belirlenir?
Genel olarak, test edilmeyen kulağın eşiği + 10 dB şeklinde başlanır. Daha sonra hastanın yanıtlarına göre ayarlamalar yapılabilir.
4. Maskeleme yanlış kulağa uygulanırsa ne olur?
Yanlış kulağa uygulanan maskeleme, testin tamamen geçersiz hale gelmesine neden olabilir. Bu nedenle test öncesinde hangi kulağın test edildiği dikkatlice belirlenmeli ve maskeleme doğru kulağa uygulanmalıdır.
5. Kemik yolu testinde neden her zaman maskeleme gerekir?
Çünkü kemik iletiminde transfer kaybı yok denecek kadar azdır. Bu da verilen sesin her iki kulak tarafından eşit düzeyde duyulmasına neden olur. Bu yüzden test edilen kulağın gerçekten test edildiğinden emin olmak için maskeleme şarttır.
6. Maskeleme otomatik cihazlarla yapılabilir mi?
Evet, modern odyometre cihazlarının çoğunda otomatik maskeleme özelliği vardır. Ancak manuel değerlendirme her zaman daha kontrollü ve güvenilirdir. Klinik yorumlama hâlâ uzmanlık gerektirir.
Sonuç
Maskeleme, odyolojik değerlendirmede doğruluğu sağlamak açısından vazgeçilmez bir işlemdir. Test edilen kulağın gerçekten değerlendirilip değerlendirilmediğini anlamak için test edilmeyen kulağa uygulanır. Bu prensip, odyolojinin temel taşlarından biridir ve doğru uygulanmadığında hem tanı hem de tedavi süreci ciddi şekilde etkilenebilir. Maskeleme işlemi, sadece teknik bir detay değil, aynı zamanda işitme sağlığına yön veren kritik bir adımdır. Bu nedenle “Maskeleme hangi kulağa yapılır?” sorusunun yanıtı, işitme testlerinin temelini oluşturan bilimsel bir zorunluluktur.
Odyoloji alanında sıkça karşılaşılan kavramlardan biri olan maskeleme, işitme testlerinde elde edilen sonuçların doğruluğunu ve geçerliliğini sağlamak amacıyla kullanılan temel bir tekniktir. Ancak “Maskeleme hangi kulağa yapılır?” sorusu, hem odyoloji öğrencileri hem de klinik uygulayıcılar için netleştirilmesi gereken önemli bir konudur. Bu makalede maskelemenin temel prensipleri, hangi kulağa uygulanması gerektiği, klinik örnekler, sık sorulan sorular ve cevapları detaylı bir şekilde ele alınacaktır.
Maskeleme Nedir?
Maskeleme, işitme testi sırasında test edilmeyen kulağın işitme eşiğine müdahale ederek, test edilen kulaktan gelen sesi duymasını engelleme işlemidir. Bu, özellikle iki kulak arasında belirgin bir işitme farkı varsa önemlidir. Aksi halde test edilen kulak yerine diğer kulak yanıt verebilir ve bu da tanıyı yanıltabilir.
Maskeleme Hangi Durumlarda Gereklidir?
Maskeleme, özellikle şu durumlarda zorunlu hale gelir:
- İletim tipi işitme kaybı şüphesi olan durumlarda,
- İki kulak arasında 40 dB veya daha fazla fark varsa,
- Hava yolu ve kemik yolu eşikleri arasında belirgin bir fark (örneğin 15 dB’den fazla) varsa,
- Tek kulağın tamamen sağır olduğu düşünülen durumlarda.
Maskeleme Hangi Kulağa Uygulanır?
Maskeleme, test edilmeyen (non-test) kulağa uygulanır. Bunun nedeni, test sırasında verilen sesin kafatası kemikleri aracılığıyla diğer kulağa iletilebilmesidir. Eğer test edilen kulaktan verilen ses, diğer kulağın eşiğinden yüksekse ve o kulak daha iyi işitiyorsa, kişi sesi o kulakla duyar. Bu duruma cross-hearing (kulaklar arası geçiş) denir. Bu da testi yanıltır. Bu nedenle test edilmeyen kulak, bir masking noise (maskeleme sesi) ile devre dışı bırakılır.
Örneğin; sağ kulak test ediliyorsa ve sol kulak daha iyi duyuyorsa, maskeleme sesi sol kulağa verilir.
Maskeleme Nasıl Uygulanır?
Maskeleme genellikle saf ses odyometri (pure tone audiometry) sırasında uygulanır ve şu şekillerde olabilir:
- Hava yolu maskelemesi: Saf ses testi sırasında kulaklıkla verilen tonlar için kullanılır.
- Kemik yolu maskelemesi: Kemik vibratörü ile yapılan testlerde, karşı kulaktan duyma ihtimaline karşı kullanılır.
Maskeleme sesi olarak genellikle narrow band noise (dar bant gürültü) tercih edilir, çünkü bu ses sadece test edilen frekansı etkili şekilde örter.
Maskeleme İçin Transfer (Interaural) Attenuation Nedir?
Transfer kaybı, bir kulağa verilen sesin diğer kulağa geçerken ne kadar zayıfladığını ifade eder. Bu değer, kullanılan kulaklık tipine göre değişir:
- Kulak üstü kulaklıklarda: Genellikle 40 dB civarındadır.
- Kulak içi kulaklıklarda: 50-60 dB olabilir.
- Kemik vibratörlerinde: 0 dB kabul edilir, yani doğrudan her iki kulağa da eşit ulaşır.
Maskeleme Gerekip Gerekmediğini Nasıl Anlarız?
İşte bazı temel kurallar:
- Test edilen kulağın hava yolu eşiği ile test edilmeyen kulağın kemik yolu eşiği arasındaki fark transfer kaybından fazla ise maskeleme gerekir.
- Kemik yolu testi sırasında, test edilen kulağın hava yolu eşiği ile kemik yolu eşiği arasında 15 dB veya daha fazla fark varsa maskeleme yapılmalıdır.
Maskelemenin Doğru Uygulanmaması Ne Gibi Sorunlara Yol Açar?
- Yanıltıcı tanı: İşitme kaybının tipi yanlış belirlenebilir.
- Yanlış kulak değerlendirmesi: Daha iyi olan kulak değerlendirildiği sanılabilir.
- Yanlış müdahale planlaması: Rehabilitasyon planı hatalı yapılabilir.
Sık Sorulan Sorular ve Cevapları
1. Maskeleme sadece işitme kaybı olan hastalarda mı yapılır?
Hayır. Maskeleme, işitme kaybı olmasa bile iki kulak arasında ciddi eşik farkı varsa gereklidir. Amacı, ölçümün doğru kulağa ait olduğundan emin olmaktır.
2. Maskeleme yapıldığında hastalar bunu hisseder mi?
Evet, hastalar maskeleme sesini işitirler. Genellikle bu ses rahatsız edici değildir, ancak test edilen sesi maskeleyecek düzeyde olmalıdır.
3. Maskeleme sesinin seviyesi nasıl belirlenir?
Genel olarak, test edilmeyen kulağın eşiği + 10 dB şeklinde başlanır. Daha sonra hastanın yanıtlarına göre ayarlamalar yapılabilir.
4. Maskeleme yanlış kulağa uygulanırsa ne olur?
Yanlış kulağa uygulanan maskeleme, testin tamamen geçersiz hale gelmesine neden olabilir. Bu nedenle test öncesinde hangi kulağın test edildiği dikkatlice belirlenmeli ve maskeleme doğru kulağa uygulanmalıdır.
5. Kemik yolu testinde neden her zaman maskeleme gerekir?
Çünkü kemik iletiminde transfer kaybı yok denecek kadar azdır. Bu da verilen sesin her iki kulak tarafından eşit düzeyde duyulmasına neden olur. Bu yüzden test edilen kulağın gerçekten test edildiğinden emin olmak için maskeleme şarttır.
6. Maskeleme otomatik cihazlarla yapılabilir mi?
Evet, modern odyometre cihazlarının çoğunda otomatik maskeleme özelliği vardır. Ancak manuel değerlendirme her zaman daha kontrollü ve güvenilirdir. Klinik yorumlama hâlâ uzmanlık gerektirir.
Sonuç
Maskeleme, odyolojik değerlendirmede doğruluğu sağlamak açısından vazgeçilmez bir işlemdir. Test edilen kulağın gerçekten değerlendirilip değerlendirilmediğini anlamak için test edilmeyen kulağa uygulanır. Bu prensip, odyolojinin temel taşlarından biridir ve doğru uygulanmadığında hem tanı hem de tedavi süreci ciddi şekilde etkilenebilir. Maskeleme işlemi, sadece teknik bir detay değil, aynı zamanda işitme sağlığına yön veren kritik bir adımdır. Bu nedenle “Maskeleme hangi kulağa yapılır?” sorusunun yanıtı, işitme testlerinin temelini oluşturan bilimsel bir zorunluluktur.