Kol bantları, sessizlik jestleri, Katar tartışmaları, Erdoğan fotoğrafları: Milli takım, cam duvara karşı kürek çeken bir Japon balığı gibi, son büyük turnuvalar öncesinde ideolojik tartışmalar ve gereksiz sembolizmlerle kendini körükledi. Ancak o zaman sportif anlamda sefil bir şekilde başarısız oluruz.
Bu yıl değil. Tanrıya şükür, köşe bayrağının önünde diz çökerek kutlamak istiyorsun. Dikkat dağıtacak hiçbir şey yoktu, pembe forma bile rahat bir şekilde sunuldu. Ve patlama: top yuvarlanıyor, odak doğru, ruh hali yükseliyor, goller atılıyor, son 16 turu tamamlanıyor. Tebrikler. Tartışma yerine eğlence. Hepsi bizim için.
Almanya'nın “saf futbol”a duyduğu yeni sevincin ortasında, Katrin Göring-Eckardt artık siyah beyazlıların yanından geçmek zorunda olduğunu hissediyordu. Aslında haklı: Rüdiger ve Tah olmadan, Musiala ve Gündoğan ve isimleri her ne olursa olsun bu büyük takım elbette bir sınıf daha zayıf olurdu.
Ancak çirkin tweetleriyle tanınan politikacının peşinde olduğu şey bu değildi. Son düdükten birkaç dakika sonra, futbolu gerçekten sevenlerin coşkusunun ortasında, Katrin Göring-Eckardt, fazlasıyla şahin bir WDR araştırmasına göre ” “daha beyaz” milli takım (tersine, Almanların yüzde 80'i milli takımın tamamen iyi olduğunu düşünüyor): “Bir an için sadece beyaz Alman oyuncuların olduğunu hayal edin” diye alay etti.
Bu kutlama anında haklı olarak neredeyse unutulmuş bir anketi gündeme getiren herkes futbolu istismar ediyor demektir. Kazara değil, sadece kötü ifade edilmiş değil. Ama oldukça kasıtlı olarak. Bu harika sporun birleştirici etkisini gerçekten kullanabileceğimiz yerde kutuplaşıyorlar. Bazıları bunu Antonio Rüdiger'in parmağıyla yapıyor. Göring-Eckardt bunu burada yaptı. Bu sinir bozucu, zarar verici ve takıma, bu turnuvaya ya da tabii ki sevinçleri içinde ten rengi ile din arasında hiçbir ayrım yapmayan milyonlarca taraftara haksızlık ediyor.
Ancak şu anda onun tweetinin beyazlara yönelik ırkçılık da yapıp yapmadığını tartışıyoruz. Her zamanki gibi sonuçsuz. Maçın önemli anlarının tadını tekrar çıkarmak ve Pazar günü İsviçre'ye karşı oynayacağımız son grup maçını sabırsızlıkla beklemek yerine. Peki bunun kime faydası var? Kesinlikle futbol değil. Yani: Ellerinizi ondan uzak tutun. Kullanmayın, çocuklar huzur içinde oynasın, biz de huzur içinde kutlayalım.