İlkay Gündoğan – Kaptan takımdaki sorunları ortaya çıkardı

Temel

Global Mod
Global Mod
Ruh hali her zaman iyi olarak tanımlanıyor ama sahadaki performans öyle değil. Milli takımda neler oluyor? İlkay Gündoğan açıklıyor.


Benjamin Zurmühl Dortmund’dan bildiriyor


Bu, Hansi Flick’in milli antrenör olarak görev yaptığı dönemde aldığı son büyük karardı. Japonya maçı öncesinde İlkay Gündoğan’ı kaptan yaptı ve kol bandını DFB kadrosunun en özgüvenli adamına verdi. Anlaşılır bir karar çünkü Gündoğan, yazın Manchester City’nin kaptanı olarak üç şampiyonluk, kupa ve Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşadı ve ardından FC Barcelona’ya transfer olarak bir hayalini gerçekleştirdi.


Bilindiği üzere yeni kaptan bir dönüş sağlamadı. Almanya Japonya’ya 4-1 yenildi ve Flick ayrılmak zorunda kaldı. Ancak Gündoğan, Rudi Völler’in bir maçlık geçici antrenörlüğüne rağmen DFB takımının liderliğini sürdürüyor. Pazartesi günü Fransa’ya karşı Salı günkü maçtan önce (akşam 21.00’den itibaren) Völler şöyle açıklıyor: “Kaybetmiş olmamıza ve o kesinlikle ilk maçının (kaptan olarak, editörün notu olarak) farklı olacağını hayal etmesine rağmen, bunu harika bir şekilde yaptı.” t-online’daki canlı kayıtta).


Gömülü içerik simgesi resmi


Göm


Flick takıma veda ederken yeni kaptan da bir konuşma yaptı. Völler bunların içeriği hakkında hiçbir şey açıklamadı. Ancak Gündoğan kendisi de bir özrün olduğunu belirtti. Pazartesi günkü basın toplantısında “Bir oyuncu olarak Hansi’yi hayal kırıklığına uğrattığımı düşünüyorum ve bazı oyuncuların da aynı şekilde hissettiğini düşünüyorum” dedi.


Kaptan tavrı sorguluyor


Gündoğan, mevcut krizin nedenlerini hem kendisinde hem de takım arkadaşlarında gördüğü için PK konusunda takımı görevlendirdi. Takım içindeki iki spesifik soruna değindi.


İlk sorun, bazı oyuncuların uluslararası maçlardaki tutumu: “Sonuçta kendimizi fazla abartmamalıyız. Özeleştiri yapmalıyız, kendimizi sorgulamalıyız ve her oyuncu kendi adına bunun cevabını vermeli. uluslararası maçlara hazırlanıyorlar (…) en iyi durumda olmak için doğru şeyleri yapıyorlar. Bunu yalnızca kendim için söyleyebilirim, başkaları için değil.” Herkesin milli takıma iyi bir şekilde geldiğinden emin olması gerekiyor ki milli antrenör doğru planı çizebilsin. Gündoğan, “Bu temel konularla ilgili” diye ekledi.


Oyuncuları Bayern Münih, FC Barcelona, Real Madrid, Arsenal ve Borussia Dortmund gibi takımlardan gelen bir takımın dünyanın en iyilerine ayak uyduramaması yıllardır DFB taraftarları ve gözlemcileri için bir gizemdi. Gündoğan da aynı şekilde düşünüyor: “Bu ancak kolektif olarak mümkün. Alman milli takımlarını her zaman güçlü kılan da bu. Her zaman dünya çapında çok fazla oyuncumuz olmasa da, her zaman dünya çapında bir takım olduk. Şimdi elimizde çok fazla oyuncu var. Dünya standartlarında oyuncu sayısıyla bunu yapabiliriz ancak bunu sahaya çıkarmak mümkün değil.”


Gündoğan’a göre ikinci sorun ise oyuncular arasındaki engeller: “Utangaçlık var. Herkes kendini özel çevresinden ya da kulübünden bildiği şekilde ifade edemiyor. Bunu biraz fark ediyorsunuz açıkçası. Belki de özellikle genç oyuncular hem antrenmanda hem de saha dışında yüzde 100 gelişme cesaretine sahip değiller.”


Çözüm ne olabilir?


Ancak başarılı bir iç saha Avrupa Şampiyonası için her iki soruna da bir çözüm gerekiyor: kolektif olarak çalışan, doğru tutuma sahip formda ulusal oyuncular ve kendilerini tam olarak ifade edebilen ve sahada bir değer olan genç yetenekler. Milli takımın başarısı büyük ölçüde Florian Wirtz (20 yaşında), Malick Thiaw (22), Nico Schlotterbeck (23) ve Jamal Musiala (20) gibi oyunculara bağlı.
 
Üst