Prof. Dr. Mehmed Said Hatiboğlu, ilahiyatçı Nuriye Özsoy’un Youtube kanalında Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş periyodunda İlahiyat alanındaki eğitim çalışmalarıyla ilgili kıymetli açıklamalar yaptı.
Prof. Hatibooğlu, Cumhuriyet’in birinci senelerında yaşanan bu eksiklik niçiniyle Türkiye’de İlahiyat alanında eğitim verecek hoca bulmakta fazlaca düşünceler çekildiğine dikkat çekti.
Prof. Dr. Mehmed Said Hatiboğlu, “1930 senelerda Avrupa’ya Fen Bilimleri alanında gönderilmiş öğrenciler vardı benim temel hayıflandığım husus keşke o periyot İlahiyat alanında da Avrupa öğrenciler gönderilseydi âlâ olurdu zira o devir Avrupa, İslami İlimler konusunda aşikâr bir yetkinliğe ulaşmıştı. Bizim İslami alanlarda tanınmamış en büyük alimlerin kitaplarını birinci kez basanlar Avrupalılar oldu hatta Taberi’nin meşhur tarihini de Avrupalılar bastı, hatta hatta benim mensubu olduğum kürsünün en temel kaynaklarından olan Sahabe-i Tabakat’ta İbn-i Hacer’in El Hisabesi’ni Hindistan’da basanlar onlardır. İbn Saad’ın Tabakat’ı basanlar bir daha onlardır.
1902’de üç lisanda İslam Ansiklopedisi Almanca, Fransızca ve İngilizce lisanında bastılar bizim devletimiz o ansiklopedinin çevirisini yaptı. Bizim çeviri bitmeden Avrupa İslam Ansiklopedisi’nin ikinci baskısını yapmışlardı. Avrupa o devirde ilmi tetkik ve çalışmalarda bizden üstündü. O devirde gençleri Avrupa’ya göndererek bu imkanları tanımak lazımdı.
1933’de İsanbul Darulfünün İlahiyat Fakültesi’ni kapatanlar o periyot öğrencileri Avrupa’ya Amerika’ya gönderseydi benim vaktimde Ankara’da yaşanan hoca yokluğu kıtlığı çekilmezdi.
Dogmatik İlimler kürsüsü devir kurulmuş başına ise benim de hocam olan Tayyip Okiç beyefendisi bulabilmişler ki biliyorsunuz Tayyip Okiç Saraybosna’lıdır. Babası Bosna-Hersek Reisu’l-ulema Muavini Yayçalı Mehmet Tevfik Efendi’dir.
Tayyip Okiç hocamız bizim İlahiyat Fakültesi’nde Tefsir ve Hadis kürsülerini kurmak erdemine erişmiştir ve ne garip tecellidir ki Türkiye’den kovulmak durumuna gelen Fuat Sezgin hocamız Tayyip hocanın asistanı olmuştur.
Prof. Hatibooğlu, Cumhuriyet’in birinci senelerında yaşanan bu eksiklik niçiniyle Türkiye’de İlahiyat alanında eğitim verecek hoca bulmakta fazlaca düşünceler çekildiğine dikkat çekti.
Prof. Dr. Mehmed Said Hatiboğlu, “1930 senelerda Avrupa’ya Fen Bilimleri alanında gönderilmiş öğrenciler vardı benim temel hayıflandığım husus keşke o periyot İlahiyat alanında da Avrupa öğrenciler gönderilseydi âlâ olurdu zira o devir Avrupa, İslami İlimler konusunda aşikâr bir yetkinliğe ulaşmıştı. Bizim İslami alanlarda tanınmamış en büyük alimlerin kitaplarını birinci kez basanlar Avrupalılar oldu hatta Taberi’nin meşhur tarihini de Avrupalılar bastı, hatta hatta benim mensubu olduğum kürsünün en temel kaynaklarından olan Sahabe-i Tabakat’ta İbn-i Hacer’in El Hisabesi’ni Hindistan’da basanlar onlardır. İbn Saad’ın Tabakat’ı basanlar bir daha onlardır.
1902’de üç lisanda İslam Ansiklopedisi Almanca, Fransızca ve İngilizce lisanında bastılar bizim devletimiz o ansiklopedinin çevirisini yaptı. Bizim çeviri bitmeden Avrupa İslam Ansiklopedisi’nin ikinci baskısını yapmışlardı. Avrupa o devirde ilmi tetkik ve çalışmalarda bizden üstündü. O devirde gençleri Avrupa’ya göndererek bu imkanları tanımak lazımdı.
1933’de İsanbul Darulfünün İlahiyat Fakültesi’ni kapatanlar o periyot öğrencileri Avrupa’ya Amerika’ya gönderseydi benim vaktimde Ankara’da yaşanan hoca yokluğu kıtlığı çekilmezdi.
Dogmatik İlimler kürsüsü devir kurulmuş başına ise benim de hocam olan Tayyip Okiç beyefendisi bulabilmişler ki biliyorsunuz Tayyip Okiç Saraybosna’lıdır. Babası Bosna-Hersek Reisu’l-ulema Muavini Yayçalı Mehmet Tevfik Efendi’dir.
Tayyip Okiç hocamız bizim İlahiyat Fakültesi’nde Tefsir ve Hadis kürsülerini kurmak erdemine erişmiştir ve ne garip tecellidir ki Türkiye’den kovulmak durumuna gelen Fuat Sezgin hocamız Tayyip hocanın asistanı olmuştur.