celikci
New member
Kentsel Dönüşüm ve Şehircilik Vakfı’nın (KENTSEV) 17 Ağustos Marmara Depremi’nin 22. yıldönümü ötürüsıyla Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Zelzele Araştırma Enstitüsü’nün bilgilerinden derlediği rapora nazaran, İstanbul’da 1 milyon 164 bin bina, 4,5 milyon daire bulunuyor ve her dairede ortalama 3,3 kişi yaşıyor.
Kentte bulunan 1 milyon 164 bin binanın yüzde 42,2’sine denk gelen 491 bin adedinin olası 7,5 ve üzeri şiddetli bir zelzelede hasar alması bekleniyor. 301 bin binanın yavaşça, 137 bin binanın orta, 39,5 bin binanın ağır, 13,5 bin binanın ise fazlaca ağır hasar bakılırsaceği öngörülüyor.
Bir binada 3,8 dairenin yer aldığı göz önünde bulundurulduğunda toplam hasar alacak konut sayısının 1 milyon 866 bin adet konutun kelam konusu şiddetli bir sarsıntıda hasar görmesi bekleniyor. Bu konutlarda yaşayan sayısının ise 6 milyon 157 bin kişi olduğu varsayım ediliyor.
Beklenen 7,5 büyüklüğündeki bir zelzelede fazlaca ağır hasar alması beklenen binaların yer aldığı ilçelerin başını 2 bin 83 adetle Fatih çekiyor.
Fatih’i 1.240 binayla Küçükçekmece, 796’şar binayla Bağcılar ve Bahçelievler, 782 ile Bakırköy, 614 ile Bayrampaşa, 563 ile Esenyurt ve 510 binayla Zeytinburnu takip ediyor.
Kelam konusu zelzele senaryosunda ağır hasar alması beklenen bina sayısının en hayli bulunduğu ilçe ise 6 bin 622 adetle Büyükçekmece.
Büyükçekmece’yi 3 bin 496 binayla Fatih, 2 bin 616 ile Küçükçekmece, 1.825 ile Bağcılar, 1.768 ile Esenyurt, 1.707 binayla Silivri takip ediyor.
Beklenen 7,5 büyüklüğündeki bir sarsıntıda orta hasar alması beklenen bina sayısı 137 bini bulurken, bu alanda başı 9 bin 949 adetle Fatih çekiyor.
Fatih’i 8 bin 978 binayla Küçükçekmece, 8 bin 1 ile Bağcılar, 7 bin 155 ile Silivri, 5 bin 668 ile Bahçelievler, 5 bin 625 ile Pendik, 5 bin 545 ile Avcılar izliyor.
Kelam konusu senaryoda yavaşça hasar alması beklenen bina sayısının 301 bin adede yaklaştığı görülüyor.
Bu alanda başı 15 bin 758 binayla Fatih çekerken, onu 15 bin 397 ile Bağcılar, 14 bin 672 ile Esenyurt, 13 bin 799 ile Küçükçekmece, 13 bin 449 ile Pendik, 11 bin 997 ile Silivri, 10 bin 656 ile Ümraniye izliyor.
Kentsel Dönüşüm ve Şehircilik Vakfı (KENTSEV) Lideri Haluk Sur, mevzuya ait yaptığı değerlendirmede, kelam konusu sayıların korkutucu olduğunu ve dönüşümün gerekliliğini ortaya koyduğunu söylemiş oldu.
Sarsıntıda yavaşça, orta, ağır ve epey ağır hasar alması beklenen 491 bin binada 6 milyon 157 bin kişinin yaşadığını vurgulayan Sur, “Bu sayısı gözardı edemeyiz. Bilhassa fazlaca ağır hasar alması beklenen yapılar sarsıntı gerçeğiyle yüzleşmeden çabucak tahliye edilmeli ve bu binaların dönüşümü için harekete geçilmeli. Bunun yolu da konut sakinlerinin yapı kontrolü yaptırmalarından geçiyor.” diye konuştu.
Sur, ağır hasar alması beklenen binalar için kentsel dönüşümün tek tahlil yolu olduğuna dikkati çekerek, şu açıklamalarda bulundu:
“bir evvel de tekraren söylemiş olduk: Kentsel dönüşüm için geç kalmamalıyız. Son periyotta dönüşümü hızlandırmak için Etraf ve Şehircilik Bakanlığı tarafınca kıymetli kararlar alındı. Vatandaşlarımız dönüşüm için verilen teşvik ve dayanaklardan yaralanmalı, belediyeler ve başka ilgili kamu kurumları bu işi teşvik etmeli. Sarsıntı neslinde yer alan ülkemiz ve nüfusu konuklarıyla birlikte 20 milyona yaklaşan İstanbul için kentsel dönüşüm şayet olmazsa olmaz.”
KENTSEV Genel Sekreteri Haldun Ersen ise, tüm bu ikazlar için Akıllı Afet Tedbire ve Uyumu sisteminin kurulması gerektiğini belirterek, afet olduktan daha sonra problemleri gidermenin ülke iktisadına olumsuz yük bindirdiğini, bu niçinle önleyici faaliyetlere dayalı bir sisteme geçilmesi gerektiğini söylemiş oldu.
Ersen, afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkındaki 6306 Nolu Kanunun genişletilerek “afetlerin önlenmesi ve dönüştürülmesi yasası” olarak revize edilmesi gerektiğinin altını çizerek, bu türlü hem önleyici tıpkı vakitte düzeltici faaliyetlerin gerçekleştirilebileceğini anlattı.
Sarsıntı Güçlendirme Derneği (DEGÜDER) Lideri Sinan Türkkan ise İstanbul’da mümkün 7,5 ve üzeri şiddetli bir zelzelede hasar alması beklenen 491 bin binadan 438 bin adedinin (yüzde 89) orta ve yavaşça hasar görmesinin beklendiğini belirterek, bunların güçlendirmeyle kurtarılabileceğini söylemiş oldu.
Güçlendirmenin daire sakini taşınmadan da yapılabileceğini lisana getiren Türkkan, “Güçlendirme kentsel dönüşüme nazaran hem fazlaca daha kısa müddette birebir vakitte yüzde 60’a varan daha düşük maliyetlerle yapılabiliyor. Bu hususta vatandaşlarımızın farkındalığının artması can ve mal kaybını azaltacaktır.” diye konuştu.
Türkkan, kelam konusu araştırmadaki sayıların tüm çıplaklığıyla insanların yüzüne zelzele gerçeğini vurduğunun altını çizdi.
Kriterlere uygun biçimde güçlendirilen binaların, sarsıntı güvenliği açısından yeni yapılardan farkının kalmadığını anlatan Türkkan, dünyanın en kıymetli ülkelerinde uygulanan ve büsbütün bilimsel olan güçlendirme metotlarının uygulandığını kelamlarına ekledi.
Kentte bulunan 1 milyon 164 bin binanın yüzde 42,2’sine denk gelen 491 bin adedinin olası 7,5 ve üzeri şiddetli bir zelzelede hasar alması bekleniyor. 301 bin binanın yavaşça, 137 bin binanın orta, 39,5 bin binanın ağır, 13,5 bin binanın ise fazlaca ağır hasar bakılırsaceği öngörülüyor.
Bir binada 3,8 dairenin yer aldığı göz önünde bulundurulduğunda toplam hasar alacak konut sayısının 1 milyon 866 bin adet konutun kelam konusu şiddetli bir sarsıntıda hasar görmesi bekleniyor. Bu konutlarda yaşayan sayısının ise 6 milyon 157 bin kişi olduğu varsayım ediliyor.
Beklenen 7,5 büyüklüğündeki bir zelzelede fazlaca ağır hasar alması beklenen binaların yer aldığı ilçelerin başını 2 bin 83 adetle Fatih çekiyor.
Fatih’i 1.240 binayla Küçükçekmece, 796’şar binayla Bağcılar ve Bahçelievler, 782 ile Bakırköy, 614 ile Bayrampaşa, 563 ile Esenyurt ve 510 binayla Zeytinburnu takip ediyor.
Kelam konusu zelzele senaryosunda ağır hasar alması beklenen bina sayısının en hayli bulunduğu ilçe ise 6 bin 622 adetle Büyükçekmece.
Büyükçekmece’yi 3 bin 496 binayla Fatih, 2 bin 616 ile Küçükçekmece, 1.825 ile Bağcılar, 1.768 ile Esenyurt, 1.707 binayla Silivri takip ediyor.
Beklenen 7,5 büyüklüğündeki bir sarsıntıda orta hasar alması beklenen bina sayısı 137 bini bulurken, bu alanda başı 9 bin 949 adetle Fatih çekiyor.
Fatih’i 8 bin 978 binayla Küçükçekmece, 8 bin 1 ile Bağcılar, 7 bin 155 ile Silivri, 5 bin 668 ile Bahçelievler, 5 bin 625 ile Pendik, 5 bin 545 ile Avcılar izliyor.
Kelam konusu senaryoda yavaşça hasar alması beklenen bina sayısının 301 bin adede yaklaştığı görülüyor.
Bu alanda başı 15 bin 758 binayla Fatih çekerken, onu 15 bin 397 ile Bağcılar, 14 bin 672 ile Esenyurt, 13 bin 799 ile Küçükçekmece, 13 bin 449 ile Pendik, 11 bin 997 ile Silivri, 10 bin 656 ile Ümraniye izliyor.
Kentsel Dönüşüm ve Şehircilik Vakfı (KENTSEV) Lideri Haluk Sur, mevzuya ait yaptığı değerlendirmede, kelam konusu sayıların korkutucu olduğunu ve dönüşümün gerekliliğini ortaya koyduğunu söylemiş oldu.
Sarsıntıda yavaşça, orta, ağır ve epey ağır hasar alması beklenen 491 bin binada 6 milyon 157 bin kişinin yaşadığını vurgulayan Sur, “Bu sayısı gözardı edemeyiz. Bilhassa fazlaca ağır hasar alması beklenen yapılar sarsıntı gerçeğiyle yüzleşmeden çabucak tahliye edilmeli ve bu binaların dönüşümü için harekete geçilmeli. Bunun yolu da konut sakinlerinin yapı kontrolü yaptırmalarından geçiyor.” diye konuştu.
Sur, ağır hasar alması beklenen binalar için kentsel dönüşümün tek tahlil yolu olduğuna dikkati çekerek, şu açıklamalarda bulundu:
“bir evvel de tekraren söylemiş olduk: Kentsel dönüşüm için geç kalmamalıyız. Son periyotta dönüşümü hızlandırmak için Etraf ve Şehircilik Bakanlığı tarafınca kıymetli kararlar alındı. Vatandaşlarımız dönüşüm için verilen teşvik ve dayanaklardan yaralanmalı, belediyeler ve başka ilgili kamu kurumları bu işi teşvik etmeli. Sarsıntı neslinde yer alan ülkemiz ve nüfusu konuklarıyla birlikte 20 milyona yaklaşan İstanbul için kentsel dönüşüm şayet olmazsa olmaz.”
KENTSEV Genel Sekreteri Haldun Ersen ise, tüm bu ikazlar için Akıllı Afet Tedbire ve Uyumu sisteminin kurulması gerektiğini belirterek, afet olduktan daha sonra problemleri gidermenin ülke iktisadına olumsuz yük bindirdiğini, bu niçinle önleyici faaliyetlere dayalı bir sisteme geçilmesi gerektiğini söylemiş oldu.
Ersen, afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkındaki 6306 Nolu Kanunun genişletilerek “afetlerin önlenmesi ve dönüştürülmesi yasası” olarak revize edilmesi gerektiğinin altını çizerek, bu türlü hem önleyici tıpkı vakitte düzeltici faaliyetlerin gerçekleştirilebileceğini anlattı.
Sarsıntı Güçlendirme Derneği (DEGÜDER) Lideri Sinan Türkkan ise İstanbul’da mümkün 7,5 ve üzeri şiddetli bir zelzelede hasar alması beklenen 491 bin binadan 438 bin adedinin (yüzde 89) orta ve yavaşça hasar görmesinin beklendiğini belirterek, bunların güçlendirmeyle kurtarılabileceğini söylemiş oldu.
Güçlendirmenin daire sakini taşınmadan da yapılabileceğini lisana getiren Türkkan, “Güçlendirme kentsel dönüşüme nazaran hem fazlaca daha kısa müddette birebir vakitte yüzde 60’a varan daha düşük maliyetlerle yapılabiliyor. Bu hususta vatandaşlarımızın farkındalığının artması can ve mal kaybını azaltacaktır.” diye konuştu.
Türkkan, kelam konusu araştırmadaki sayıların tüm çıplaklığıyla insanların yüzüne zelzele gerçeğini vurduğunun altını çizdi.
Kriterlere uygun biçimde güçlendirilen binaların, sarsıntı güvenliği açısından yeni yapılardan farkının kalmadığını anlatan Türkkan, dünyanın en kıymetli ülkelerinde uygulanan ve büsbütün bilimsel olan güçlendirme metotlarının uygulandığını kelamlarına ekledi.